Sosyolojik tehdit altındaki mesleki eğitim


Mesleki eğitimin sosyal boyutu;

Üretimin temelini oluşturan en önemli yapıtaşlarından biri olan mesleki eğitim, Türkiye Cumhuriyetinin yakın tarihinde kan kaybeden kurumlarından biri oldu. Eskinin “Zanaat” okulları, eskilere göre, bugünün sanayisine paralel olarak gelişme gösteremedi. Başdöndürücü hızla büyüyen ve gelişen sanayimizin, gözden kaçırdığı hayati önem taşıyan organlarından biri, bugün acil ilgi beklemekte. Burada eğitmenlerimizin tek başına gayreti, çocuklarımızı sektöre hazırlamak için yeterli olmuyor. Başarılı olursa Anadolu Liseleri, başarısız olursa Meslek liselerine mecbur olan öğrenciler, bir bakıma sistem tarafından hayal kırıklığını yaşamaya itiliyorlar. Sosyolojik bir epidemi olarak görebileceğimiz bu netice, ilgisiz aileler tarafından da desteklenince, üretken olacakken kaybolan bir neslin oluşumuna sebebiyet vermektedir. Bu gençlerimizin doğru bakış açısı kazanarak, kendileri için olduğu gibi, sanayimizin gelişimine önemli katkıda bulunmaları beklenmelidir. Denizli Tekstil ve Giyim Sanayicileri Derneği olarak birçok kez öğrencilerle bir araya geldik ve gözleri ile gözlerimizde bir umut ışığı aradıklarını gördük. Sadece öğrenciler değil, aynı zamanda öğretmenlerinde bizlerden beklentileri vardı. Herşeyden önce birilerinin onların farkında olması, gözlerde aradığımız ışığı yakıyordu. Öğrencilerimiz, sanayimizin sürdürülebilir bir gelecek için mesleki eğitime ihtiyacı olduğunu ve bundan dolayı kendilerine değer verildiğini anlayınca, gözlerdeki ışıltılar daha bir parlaklaştığını gördük. Ümitsiz bir gelecek profili, doğru bir projeksiyon ile yerini daha anlamlı bir gelecek beklentisine bırakabiliyor. Burada önemli olan gençlerimizin doğru bir vizyon ile işletmelere hazırlanmalarıdır. Kendilerini basit niteliklere sahip, asgari eğitim şartlarından gelmiş işgücü olarak değil, çalıştıkları işletmelere değer katan bireyler olarak görmelerini sağlamalıyız. Nitelikli ve katmadeğer üreten bilgi donanımlı bir sanayi toplumunun üretken temel taşları olarak mesleki eğitim kökenli çalışanlarımız, ülkemizin sahip olduğu en önemli değerlerdir. Bu doğrultuda öncelikle sivil toplum kuruluşları, kurumlara olan sorumluluklarını görmeleri gerekmektedir. Gelecek mesleki eğitimde ve geleceğimiz mesleki eğitime bağlıdır.
Sevgi ve Saygılarımla,
İsa Dal
twitter: @IsaDal_Denizli

Beğendiniz mi? O halde paylaşın