Ruh ve Ceset


Ruh gibi insan deyimi vardır. Bu genellikle çok sesi çıkmayan ve olaylara tepki vermeyen insanlar için kullanılır. Bu tip insanlara ruhsuz da derler genellikle. Ceset gibi insan deyimi de sanırım hiç tepki vermeyenler için kullanılır. Benim bahsetmek istediğim bunlarla aslında pek bir alakası yok, ve olmadığını ifade etmek için bu iki satırı yazdım.

Ceset ve Ruh bir arada olunca bir anlam ifade ediyor. Bu insan için geçerli olduğunu düşünsek te, sadece insan için değil, aynı zamanda işler ve olaylar içinde geçerlidir. Yaptığınız bir iş, her ne olursa olsun, bir resim, bir etkinlik, bir imaj ya da herneyse, eğer buna yüklediğiniz önemli bir anlam ve misyon yoksa, bizim buna ceset dememiz sanırım yanlış olmaz.

Her ne iş yapıyor olursanız olun, mutlaka içine bir ruh katın. İşinizi bir beden olarak kabul edersek, içine ruh katmadığınız bir iş, gerçek bir cesetten farkı olmaz ve zamanla kokuşur, tavsar gider.

Her iş aslında sahibi ile bir ruh kazanır ve Bu alana reklam vermek için tıklayınız bu ruhu yaşatmaya devam edecek birileri olacaksa, mutlaka önce bu ruhu anlamalı ve içselleştirmelidir. Aksi takdirde bir işin ruhunu göremeyen bir işletmeci, girişimci, uygulamacı ya da her kimse, neden devralmış olduğu işin doğru gitmediğine dair şaşkınlık göstermemesi lazım.

Bu nedenle bazı işler, gerçek sahibinin elinden çıktıktan sonra bir başkasının elinde “eğreti” durur. Bu nedenle, öncelikle bir işi ele alacaksanız, ruhuyla birlikte alın, yoksa sonunda elinizde kalan sadece kokuşan ceset olur.

Beğendiniz mi? O halde paylaşın