Gizli Görünüm


Denizli Sanayi odasının 2011 ve 2012 yıllarına ilişkin yapmış olduğu görünüm anketi, Türkiye ölçeğinde “geniş” bir katılımla tamamlandı. “Geniş” kelimesini tırnağa aldım, zira 1300 civarında üyenin %10 civarı anketi cevaplamış. Bu da muhtemelen Sanayi Odası başkanı ve personelinin birebir çabası sonucu gerçekleştirilmiştir. Odalardan, birliklerden, derneklerden gelen E-postaların, duyuruların, sirkülerlerin geniş bir zamanda “okunmamak” üzere, “Okunacaklar” klasörüne atıldığı günümüzde, her ne kadar size “İronik” gelecek olsa da, Denizli olumlu açıdan bakacak olursak , Türkiye gerçeği içinde yine de “ümit verici” konumdadır. Bazı fırsatları nasıl bu kadar “ıskalamayı” başarabiliyoruz bilmiyorum, ancak bunun temel bir birey ve kurum sorunu olduğu aşikar.
Ayrıca görünmeyen bir durumda sanırım, kuşaklar arası kitlesel geçişin yaşandığı Denizlimiz bir dönüşümün evresinde. 80 li yıllarda Denizli’de sanayi hamlesini gerçekleştiren büyüklerimizin, 2000 li yılların sonrasında işlerini gelecek nesillere devretmeleri belirli bir geçiş dönemi gerektiriyor. Yeni nesil yabancı dil biliyor ve iyi bir eğitime sahip, ancak yeterli iş tecrübesi ve vizyon kazanbilmiş değil. Günümüz şartları, 30 yıl öncesine göre çok daha farklı iş modelleri oluşturmayı gerektiriyor. Bu görev haliyle yeni jenerasyonun başarması gereken en önemli görevlerden biri. Bu yeni iş modelleri, konvansiyonel üretim yöntemlerini ve ürün gamını geliştirmenin yanısıra, şirketin çağa uygun vizyon ve misyonu doğrultusunda yönetebilecek kurum altyapısını sağlayabilmek.
Yeni jenerasyonun bana göre başarması gereken en önemli çalışmaların başında, sivil toplum kuruluşlarına sağlam bir taban oluşturmak olacaktır. Burada oluşturulacak paylaşımcı ve pozitif sinerji sonucu, hedefe olan ivmelenme daha hızlı olacaktır. Üyeliğin zorunlu olmadığı, tamamen idealist esasa dayalı yapısı ile, tabana ve dolayısıyla sahaya daha yakın olan STK lar, reel sektöre olan katkısı yadsınamaz. Yeni neslimizin bir an önce kendini toparlayıp, çağın gelişimine ve hızına uyumlu bir ritmi yakalamasını temenni ediyorum.
Sevgilerimle,
İsa Dal
twitter: @IsaDal_Denizli

Beğendiniz mi? O halde paylaşın