Acıyan yerimiz, Acıkan yerimiz


Bu başlığı nerden mi buldum ? Cenaze sonrası taziye evinde biliyorsunuz sürekli yemek yenir. Ne kadar yüreğiniz yansa da acıyan yer ayrı, acıkan yer ayrı. Bu yıl gündem hep şehit haberleri ile doluydu ve dolmaya devam ediyor. Ancak acıyan yerimiz ayrı, acıkan yerimiz ayrı. Karnımız doymak zorunda, aç kalırsak vücut zayıf düşer ve mikroplar sizi ele geçirir. Ne demek istediğim anlaşılmıştır sanırım.
Yaz dönemi ekonomi gündem açısından sakin geçtiği söylenebilir. Avro bölgesinde pompalanan resesyon havasının etkisi sonucu yavaşlayan ihracatımız, yılın ikinci yarısında vites yükseltti. Son olarak Almanya’nın 700 milyar Avroluk kurtarma paketini onaylaması ile birlikte, Avro yine değer kazanmaya başladı. Buda tekstil ihracatçısına rahat bir nefes aldırdı diyebiliriz. Diğer gözlemlenen bir konu ise, piyasada kapasitelerin doluluğu oldu. İhracatın düştüğü dönemde, bir bakıyorsunuz ne fason tezgah var, ne de boyahaneden mal alabiliyorsunuz. Bu ne demek, iç piyasaya tekstil satışı patlama yaptı. Bu çok nadir görünen bir durum ve ortaya çıkan bu durumu yorumlamak çok zor değil aslında. İç piyasada artan talep koruma yasalarından, iç piyasanın kendi artan talebinden ve daha da önemlisi, iç piyasa talebi görülüp İstanbul piyasasından Ortadoğu, Kuzey Afrika, Rusya, Ukrayna gibi pazarlara yapılan ihracatlardan kaynaklanıyor. Bunlar tabii Denizli’nin ihracatına sayılmadığı için, ihracatımız düşüşte gibi bir algı oluşuyor. Denizli’li tekstil piyasasına hakim ve arz talep dengesi yerine oturdu gibi. Ancak en önemli sıkıntıyı istihdam noktasında yaşıyoruz. Kalifiye elemen bulamamanın feryadını hergün dinliyoruz. Denizli için çözüm ne 6. bölgeye taşınmakta, ne de yabancı işçi çalıştırmakta. Çözüm halkımızı eğitmekte ve bilinçlendirmekten geçiyor. Denizli’de işsizlik oranının ihtiyaca göre bakınca sıfırın altında olması lazım, ama rakamlar halen çift haneli görünüyor. Buda insanımızın doğru kalifikasyonda bulunmamasından kaynaklanıyor.
Bu hafta için böyle kısa bir değerlendirme yapayım istedim. Herşey gayet iyi gidiyor, ancak 2013 için çözmemiz gereken sorunlar var. Acıyan yürekler şifa bulsun, acıkan karınlar doysun, ne analar ağlasın, ne de çocuklar açlıktan ağlasın.
Sevgilerimle….

Beğendiniz mi? O halde paylaşın
, ,